Pastırma yazının son günleri sanki. Hava hafiften bulutlanmaya ve soğumaya başladı. Dün yürüdüğüm yollardaki Işıklar yerini koyu gölgelere bırakmış görünüyor.
Kestane,cennet hurması ve kivide hasat mevsimi. Özellikle cennet hurması ağaçları ta uzaklardan göz çeliyor. Boylu poslu gösterişli bir ağaç zaten kendisi. İri yeşil yaprakları da meyveleri gibi koyu bir turuncuya dönüyor süreç içinde. Ağaç Denizi içinde renk cümbüşü arasında seçilen kırmızı ağaçlar onlar. Kocaman iri bir portakal büyüklüğünde meyveleri ve olgunlaştığında görüntüsü kadar muhteşem bir tadı var.
Bahçeleri olan insanların kıymetlileri meyveleri. Hergün kontrol eder,neredeyse gözlerinden sakınır, keyifle izlerler emeklerinin sonuçlarını.
Bahçesindeki güzelliği ikram eder sevdiklerine. Saklarlar uzakta olanlar için. Onlarda tatsın isterler. Ama bir de bakışları ile bu güzelliklere ortak olanlar var. Çocuklar,bebek bekleyenler en kıyılamayanlar. Bunların kimisi gelir ister utana sıkıla çok canım çekti der. Kimisi buna gerek duymaz göz hakkı diye uydurulmuş bir fikirden yola çıkıp dalar bahçeye. İşi daha ileri götürüp sahipsiz gibi gördüğü bahçeye araba dayayıp kasa kasa götürenler de var. Hiç düşünmeden çekilen emeği,gübresi,bakımı vs yapılan masrafları.
Etrafta gördüklerim. Sahibi burada olmayan komşuların bahçeleri bu bahçeler.
Aslolan,peygamberimizin hurmasından yemek için,hurma ağaçlarını taşlayan çocuğa dediği gibi çok canı çektiyse dibine dökülenlerden almak.
Adet halinde olan ise yola veya komşu bahçeye sarkanı almanın bir mahzuru olmadığı yönünde.
Avustralya da bahçe önüne koyarlardı meyve dolu sandıkları. Üzerinde bir fiyat. Yanında bir tartı ve para kutusu. Kimse yok başında. Canın çektiyse al. Parasını öde. Afiyetle ye. Çok güzel bir uygulamaydı.
Memleketimizde eli bol, gönlü güzel olan insanlar var bu konuda okuduğumuz. Bir beyaz sakallı dede pankart açmış bahçesinin kenarına. Bu bahçeden istediğinizi yemek helaldir diye. Yine bir başkası büyükçe bir sepet aşmış bahçenin kenarına. “Göz hakkı sepeti” isteyen alıp yiyiyor. Boşalınca dolduruluyor.
Tabii ki burada göz önünde tutulması gereken insanların bir şey ikram edildiğinde ihtiyacı kadarını alma eğitiminin yeterliliği...
Yine yurt dışında canı çeken çocuklar için ücretsiz meyve sepeti uygulaması varmış bazı marketlerde. Büyükçe bir sepette muzlar,elmalar mevsimine göre çilek veya mandalinalar. Çocuk gönlünün akacağı ne varsa,meyve adına.
Sözün nihayetinde ,
(Cennetteki "Sevinç sarayı"na, ancak çocukları sevindirenler girer.) [İ.Adiy]
Comentários