“Sireti güzel olanın sureti de güzel olur.” Derler. Meşhur kelamdır bilirsiniz.
Siret,bir kimsenin içini, hâlini,tavrını,ahlakını anlatır. Sureti de görüntüsünü ifade eder. Yukardaki söz kısaca içi güzel olanın dışı da güzel olur demek olur böylece.
İçi nasıl güzel olur insanın.? İçi güzel olduğunda nasıl yansır o güzellik dışına.
Çok rastlamışsınızdır siz de,pek çoğumuz gibi. Güzellik anlamında bir sürü kusur bulabileceğiniz bir insan görünüşte. Simsiyah ya da sapsarı olabilir rengi. Teni buruşuk,gözleri sıradandır.iskelet gibi zayıftır yada tombul. Kısadır boyu belki, belki de çok uzundur. Ama güzeldir,hem de çok güzel. Parlar,ışıldar. Gönülçeler. Hissedersiniz iyiliği,güzelliği.
İnsanların yüzü manevi anlamda çok şeylerin aynasıdır ve çok şeyleri yüzlerden anlamak,okumak mümkün olur. Yaptığı işler,duygular yansır yüzüne. Ne olmuş buna denir.
-Ne kadar da güzelleşmiş.
Ya da tam aksi olur görünen, yüzünün nuru gitmiş çirkinleşmiş diye düşünülür.
Manevi olarak yüksek erdemlere sahip olmak,güzel ahlaklı olmak,fiziksel olarak da bedende etkisini gösterip dış görüntüsünü de değiştirir insanın. İyilik yapan aydınlanırken,haset eden kararır mesela.
Bir insan önceleri sahip olmadığı bir takım ahlaki meziyetlere gayret edip sahip olduğunda veya sahip olduğu erdemleri yitirdiğinde ,o insanın tüm hatları aynı kalmasına rağmen yüzündeki ifadesi değişir, yüzüne bir aydınlık veya karanlık çöker içindekini yansıtan.
İnanıp,Salih ameller işleyenler hem bu dünya da hem de ukba da yüzlerindeki izlerden bilinirler.
Hesap güne geldiğinde Arafta durup cehennemlikleri simalarından tanıyacak görevli melekler.
“Güzellik yapanlara daha güzeli ve fazlası vardır. Onları yüzlerini ne bir karartı sarar, ne bir zillet, işte onlar cennetin halkıdırlar; orada süresiz kalacaklardır. Kötülükler kazanmış olanlar ise; her bir kötülüğün karşılığı, kendi misliyledir. Bunları bir zillet sarıp kaplar. Onları Allah'tan (kurtaracak) hiçbir koruyucu yok. Onların yüzleri, sanki bir karanlık gecenin parçalarına bürünmüş gibidir.”(Yunus Suresi, 26-27)
“İnkar edenlerin amelleri) engin bir denizdeki karanlıklara benzer; onun üstünü bir dalga kaplar, onun üstünde bir dalga, onun da üstünde bir bulut vardır. Bir kısmı bir kısmı üzerinde olan karanlıklar; elini çıkardığında onu bile neredeyse göremeyecek. Allah kime nur vermemişse, artık onun için nur yoktur. (Nur Suresi, 40)
Kur'an-ı Kerim'de Fetih Suresinde 'Simahüm fi vücuhihim min eseris-sücud ' ayeti vardır. Manası, onların simalarında secde izi vardır demektir.
Bu iz fiziksel olarak görünür bazı insanlarda. Ama zannederim simalardaki
izlerden kast edilen başka türlü bir izdir.
Bugün duamız, bu dua olsun birbirimize inananlar olarak.
Allah'ım! Kalbimde bir nur kıl, gözümde bir nur kıl, kulağımda bir nur kıl, sağımda bir nur, solumda bir nur, üstümde bir nur, altımda bir nur, önümde bir nur, arkamda bir nu kıl. Beni nur eyle!" (Buhârî)
Comments