Yağmur yağıyor. Damlalar ayrı birer alem sanki içinde binlerce renk barındıran. Gökyüzünün mavisi bulutların ardına gizlenmiş ama bakıldığında görünen gümüş rengi bir tül kaplamış ufku.
Hayal gibi.
Yağmur sesi ile birlikte oluklardan boşalan suyun şırıltısı eşlik ediyor manzaraya.
Katreler ağır gelmekte sararmış yapraklara. Herbirinin boynu bükük yere doğru. Yükleri ağır gelmiş. Rüzgarda salınmaktalar.
Bilir insan, ağır gelip belini büken ne varsa Ondan gelmiştir. Hayr yüklüdür her biri.
Bilir de yine de alıkoyamaz kendini kara bulutlar gibi endişe yüklü düşüncelerden,duygulardan.
Beli bükülmüş secdeye yaklaşmıştır esasında. Yükü hafifletecek,beli doğrultacak çözüm oradadır. Secdeye varacak,aman ya rab. Yüküm ağır geldi. Meded diyecek.
Dua edin,icabet edeyim der rabbimiz. Kendisinden istenmesini,kulun dua ederkenki yakarışını sever. Dua etmemiz istenir ve hatta duası olmadığında bir ehemmiyeti de yoktur kulun.
Günümüzde akıl,beden ve ruh sağlığı çerçevesinde araştırmalar yapan başka dinlere mensup doktor ve bilim insanları da makaleler yayınlıyorlar duanın insan sağlığına güçlü etkisi üzerine. Bunlardan Harvard’lı Dr. Herbert Benson "Dua etmek, iyi insan olma yolculuğunda başvurulabilecek en ucuz ve en etkili ilaçtır" diyor.
Dua etmek hayatın iyi taraflarına odaklanmanın ve iyi şeyleri tekrar tekrar hatırlamanın bir yolu. Bir bakış açısı. Detaylarda boğulan insana, büyük fotoğrafı görmeyi,lüzumsuzluklardan uzaklaşmayı,kul olarak acizliğini ve işleri gerçek sahibine havale etmenin rahatlığını yaşatan bir yol.
Yer,zaman,mekan etkili olmakla birlikte, dilini ve gönlünü doğru frekansa ayarladığı her an bil fiil duadadır insan.
Hayra ettiği kadar bimeden şerre de dua eder. Acelecidir zira, sabredemez. Hayr zannettiği şerdir .Bilmez. -1-
Bir de negatif dua var insanın farkında olmadan ettiği. Nas suresinde,sinsice insana vesvese vererek fısıldayanlar. Ve o sinsice vesvese vererenlerin şerrinden insanların Rabbine, insanların mâlik ve hakimine sığınmak gerektiği anlatılır.
Vesvese, insan zihinde irade dışı beliren ve kişiyi kötü ya da faydasız bir düşünce ve davranışa sürükleyen kaynağı belirsiz fikir, şüphe ve kuruntu olarak ifade edilir.
Endişeyi ve ileri boyutlarını negatif dua olarak açıklar konunun uzmanları. Olacak olanlardan, çeşitli olasılıklardan dolayı korkuya kapılma halidir. Sürekli endişeli bir halde yaşayan,dili duada,gönlü dilinde olana tâbi ama hala endişe ile atıp durmakta olan kişi ,devamlı olarak olumsuz bir dua hali içinde çırpınmaktadır.
Durumunu bilir. Bilmek yetmez. Kendini alamaz bu halde olmaktan. Güçsüzdür ve çaresizce sıkışmıştır. Anı yaşayamaz. Geçmişden desteklenen olmamış olayların endişesinden kurtulamaz.
Konu ile ilgili bilenler Mindfulness dedikleri şimdiki ana yargısız ve açık olarak dikkatini vermek ve bu anda her ne meydana geliyorsa kabullenmek olarak açıkladıkları âna odaklanmayı kaygılı ve endişeli olan insana kolaylaştırmak için de bir takım formüller oluşturmuşlar.
Bunlardan biri olan Abdülmalik mujahid ayet ve hadisler ile desteklediği 25 kural geliştirmiş. İlk maddede dua yı öneriyor. O’ndan isteyin,O dinler...diyerek.
Bir diğer bakış açısı ile bakan Boston Üniversitesinden bir bilim insanı da 54321 kuralını geliştirmiş. An dışında dolanan insanı âna çekmek için.
5 nesne tanımla: Etrafında gördüğün 5 nesneyi tanımla, adlarını söylemen yeter.
4 ses duy: Müzik dinliyorsan müziği kapat ve çevrede duyduğun 4 sesi tanımla. Müzikten kaçamıyorsan duyduğun 4 farklı enstrümanı tanımlayabilirsin.
3 şey hisset: Burada dokunma hissini tanımlıyorsun. Örneğin ayakkabılarının içindeki ayaklarını, sandalyeye oturan kalçanı, yüzüne değen rüzgarı, vb hisset.
2 şey kokla: Çevreden aldığın farklı kokuları tanımla. Burnuna o anda tek bir koku geliyorsa farklı bir şeyi koklayarak da tanımlayabilirsin. Burnun tıkalıysa sevdiğin bir çiçeği ve yemeği hayal et.
1 şeyi tat: Ağzının içinde o anki tadı tanımlayabilir veya bir yudum su içebilirsin.
Halide Nusret Zorlutuna‘nın bir güzel dua-şiiri var var. Bestelenmiş. Uşşak bir ilahi. Bu şiirden bir kıta ile nokta koyalım.
Ya ilahi!
Hak tanınsın: kimse gaddar, kimse mağdur olmasın;
Mest olup ikbal meyinden, sonra mahmur olmasın!
Bir misafirhanedir, dünyaya mağrur olmasın;
Ya ilahi, rahmetinden kimseler dur olmasın!"
Aşağıdaki haber dünün. Çok vahim ve ürkütücü bir olay haberi verilen. Küçücük bir yeri vardı haberler arasında. Ne virüsleri imiş diye şöyle bir baktım. Bir tanesi kuduza , bir diğeri farelerden geçen akciğer ve kalp sıkıntıları ile pulmoner sendromu denilen bir hastalığa yol açıyormuş.
Euzü bikelimatittaammati min şerri ma halaka.
isra suresi 11. ayet.
“İnsan, hayrın gelmesine dua ettiği gibi kötülüğün gelmesine de dua eder. İnsan pek acelecidir.”
🌹💜🤲